Ara
Filters
Kapat

Blog

ASR (Anti Patinaj Sistemi) Nedir?

ASR (Anti Patinaj Sistemi) Nedir?

Otomotiv sektöründe ASR veya TCS olarak farklılık gösterir ama görevleri aynıdır; aracın patinaj yapmasını önlemek. “Anti Schlupf Regelung” kısaltması olan ASR Türkçe’de Anti Patinaj Sistemi olarak bilinir. TCS ise “Traction Control System” kısaltmasıdır. Otomobilinizde gaza fazla yüklendiğiniz zaman aracınız patinaj yapar.
Patinajın oluşmasıyla, aracınız normal hızlanması gerektiğinden daha yavaş olarak hızlanır. Patinaj durumu, özellikle çok hızlı kalkmak istediğiniz zaman örneğin yoğun trafikte veya yolda karşıdan karşıya hızlı olarak geçmek istediğiniz durumlarda gerçekleşmektedir. Patinaj durumu, genelde panik olunan durumlarda gerçekleşmektedir. ASR sistemi, genel olarak güçlü motoru olan araçlarda ve bilhassa arkadan itişli olan otomobillerde kullanılmaktadır. Varsayalım ki otomobilinizde kalkış esnasında gazı köklediniz bu durumda eğer aracınız önden çekerli ise ön tekerlekleriniz olduğu yerde hızla dönmeye başlayacaktır. Aracınızda ASR sistemi varsa ve aktifse hemen devreye girecektir. Çünkü ön tekerleklerinizin arka tekerleklerinizden daha hızlı dönmeye başladığını algılar ve sistem çalışmaya başlayarak patinaj yapan tekerleklere fren uygular. Patinaj durumu kesilene kadar fren uygulamaya devam eder.

Elektronik kontrol ünitesi (ECU):
Anti patinaj sisteminin bir nevi beynidir diyebiliriz elektronik kontrol ünitesine. Çünkü bu sistem, tekerlerden gelen iletilerin toplandığı mekanizmadır. Patinaj durumunda tekerlerden gelen sinyale, gerekli olan karşı tepkime bu üniteden verilir. Bu tepkime, birbiriyle koordineli bir biçimde çalışan ayrı ayrı parçalara, hangi görevi hangi zamanda yapacaklarının komutunun verilmesidir.

Bu parçalar temelde 4 tanedir:

1. Yakıt Kısma Valfi: Patinaj aşırı hızda kalkıştan dolayı meydana geldiği için, yakıt kısma valfi sisteminin görevi, kendisine sinyal gelir gelmez harekete geçmek ve motora gönderilen yakıtı gerekli ölçüde kısmaya çalışmaktır. Bu işlem sonucunda arabanın hızı düşecek ve tekerler patinaj yapmaktan kurtulacaktır.
2. Ateşleme Tertibatı: Motorun ateşlenmesini azaltır ve aracın hızını düşürür.
3. Yakıt Enjektörü: Görevi, yakıt kısma valfinin görevine çok benzemektedir. Patinaj durumunda, çalışmasını yavaşlatarak,motora yakıtın daha az gitmesini ve dolayısıyla aracın hızının azalmasını sağlar.
4. Gaz Pedal Sensörü: Gaz pedalının yaptığı baskıyı azaltarak, motorun hızının düşmesini sağlar. Fakat unutulmamalıdır ki, Anti Patinaj Sisteminin çalışabilmesi için araçta ABS ve enjektör sistemi bulunmak zorundadır. Aksi takdirde pek işe yaramaz. Ve ayrıca, Anti Patinaj Sistemi (ASR) gerçekten iyi çalışıyorsa, siz gaza
sonuna kadar bassanız bile tekerler boşa dönmez. Önlem alınmıştır. Sadece kalkışlarda değil, özellikle çakıllı yollarda da çok iyidir bu sistem. Çünkü yol yapımı sırasında birikmiş çakıl taşlarının üzerinden hızlıca geçerken arabayı kaydırmaz. Patinaj yapmaktan alıkoyar.

ABS

ABS sisteminin içinde, her tekere ayrı ayrı giden ve her bir tekerin fren basıncını ayrı ayrı kontrol eden mekanizmalar vardır. Bu mekanizmalara da genellikle “valf” adı verilmektedir. Patinaja düştüğü algılanan tekere fren uygulama görevi vardır ABS’de ve bu fren uygulanır uygulanmaz, aşırı hızlanmadan kaynaklanan patinaj; motorun yavaşlaması sonucu hızı düşen tekerler sayesinde bir tehlike olmaktan çıkar ve araç güvenli bir şekilde yoluna devam eder. Patinajdan artık kurtulmuştur araç.

Çekis Kontrol Sistemi’nin avantajlari nelerdir?

Çekiş Kontrol Sistemi (ASR) bulunmayan araçlarda kaygan zeminlerde (ıslak, buzlu, toprak, vb.) ve dönüslerde gaz pedalına gereğinden fazla basılması durumunda çekiş yapan tekerlekler hızla bosa döner ve aracın savrulmasına sebep olabilir. Fakat Çekiş Kontrol Sistemi bulunan araçlarda her türlü yol şartlarında emniyetli yol tutuş sağlanır.

● Sürüş güvenliğini arttırır
● Virajlarda aracın savrulmasını engeller
● Kaygan zeminlerde güvenli sürüş sağlar
● Her türlü yol şartlarında (çamurlu, ıslak, buzlu) kolayca kalkış
yapılmasını sağlar
● Lastiklerin ömrünü uzatır
● Aks, debriyaj balatası, şanzıman vb. aktarma organlarının
ömrünü uzatır
● İstenildiğinde devreden çıkartılabilir
● -40 C, +80 C ortam sıcaklaklıklari arasında çalışabilir.

ASR Hatası Nedir?

ASR sistemi hata verdiğinde gösterge panelinde ASR ışığı ve ASR butonu sürekli yanmaya başlar. Bu durumda aracın teknik servise götürülmesi gerekir.
Fren Servosu: Servo, yalnızca motor çalışır durumda iken oluşmakta olan vakum ile çalışmaktadır. Bu yüzden motorun çalışmadığı durumlarda otomobilin
hareket etmesine izin vermemelisiniz. Eğer fren servosu çalışmazsa; yani aracınızın çektirilmesi gerektiği durumlarda veya fren servosu arızalandığında; bu arızanın eksikliğini gidermek ve durumu dengelemek amacıyla aracınızın fren pedalına daha kuvvetli basmanız gerekmektedir.

Varex Egzoz Nedir?

Varex tipi egzoz, araçlarımızın motordan başlayarak arkaya doğru uzanan kısma kadar olan bölümün mantığının değiştirilmesidir. Egzozda yapılan farklılaştırma çalışmasından sonra ortama fazla sesler çıkartan bir araç çıkmış oluyor. Modifiye severlerin gözdesi olan bu parça, olağan egzoz seslerinden kat kat daha fazlasını verebilmektedir. Standart araçlarımız için yapılan çalışmalardan birisi de kabin sessizliğidir. O yüzden motordan itibaren iç kısma kadar yapılacak izalasyonlar en iyisi olacak şekilde seçilir.


Bu sessizliği bozan müzik ses sistemleri haricinde bir de Varex tipi egzozlar vardır. Yapılmasının nedenlerinden birisi de motordan alınacak güçlere takviye olarak sisteme dahil edilir. Fabrika çıkışı araçlarımızda atılacak gaz ve basınç ayarlamaları en başından yapılmıştır. Varex denilen, standart egzozla değiştirilen bu tipte, bahsettiğimiz gaz gönderim yolları ve süreleri değişmektedir. Bunu takviye bir kuvvet olarak düşünebiliriz.


Bakıldığında gayet açık ve uygulaması da o derece basittir. Geçmişte ses çıkması için yapılan son susturucu iptalini de Varex tarihe gömmüş oluyor. İhtiyaçtan doğan her unsur gibi bu sistem de aynı şekilde hayatımıza girmiştir. Egzoz sisteminin sonu olan ve araç tamponlarının alt kısmında gözüken, genelde yassı olan son susturucuya yapılan modifiye ile Varex sistem tamamlanır. 

Süspansiyon Sistemi Nedir?

Orjinal Yedek Parça

Araç üreticisinin kendi ürün numarası olan, orjinal ambalajlı paketlerinde satılan parçalara orjinal yedek parça denir. Araç ithalatçıları tarafından garanti kapsamına alınmış parçalar da olabilir.

Yedek Parça Çeşitleri OEM (Original Equipment Monufacturer):Otomobil üreticisini kendi orjinal ambalajlı paketlerinde satılan bu parçalar otomobil üreticileri tarafından araç ile birlikte aynı ortamda üretilmiş olan yedek parçalardır.

OES (Original Equipment Supplier): Araç üretici firma tarafından belirlenen parça üretici firmalarda üretilen fason yedek parçalardır. OEM ve OES birebir aynı parçalar olmalarına rağmen aralarında fiyat,kutu ve ambalaj farklılıkları vardır.

OEP ( Original Equivalent Part): Üretici tarafından OEM vasfında olduğu iddia edilen ‘ikincil pazar’ parçalar otomotiv terminolojisinde ‘orjinal eşdeğer parça’ olarak tanımlanmaktadır.

Yan Sanayi Parça: Piyasada sadece ‘yan sanayi’ olarak adlandırılan parçalar orjinal parçalara göre daha düşük bütçe ve kalitede olanlardır.

‘’Just İn Time ‘’ Yöntemi Nedir?

Otomotiv sektörü hızlı bir şekilde büyümeye ve gelişmeye devam etmektedir bu yüzden otomotiv parçalarının üretimi için başka sahaların teknolojisine ihtiyaç duyulmaktadır. Bir araç üreticisinin sadece kendi markası için parça üretmesi ekonomik olmayacaktır bu yüzden farklı üretici firmalar otomotiv firmalarına yedek parça sağlamaktadırlar.

Fren Hidroliği Değişimi Nedir? Ne Sıklıkla Olmalı? Ve Dikkat Edilmesi Gerekenler

Fren hidrolik yağı, hidrolik fren sisteminde fren basıncının iletilmesinde kullanılır. Fren pedalına basıldığında uygulanan bu basıncın tekerlek kaliper pistonlarına iletilmesini böylece frenlemenin yapılmasını sağlar. Fren hidroliği zamanla yüksek ısıdan kaynaklı verim kayıplarına neden olabilmekte bu durumdan kaynaklı frenler beklenen performansı göstermez eğer Fren hidroliği belirli bir seviyenin altındaysa fren ikaz lambası yanar bazı arabaların stop ışığı da yanabilir. Eğer Fren hidroliğinde çok ciddi bir azalma varsa frenler tutmaz. Fren hidroliği değişim süresi için iki yılda bir densede sektördeki uzmanlar her yıl yaptırılmasını öneriyor.Fren Hidroliği değişim sürecinde dikkat gerektiren noktalar var bunlar öncelikle fren yağı deposunda yazan Dot numarasını dikkate alarak yağ kullanmak gerekiyor çünkü aracın fren sistemindeki parçalar o yağın kullanımına uygun olarak üretilmiştir. Fren hidroliği aşındırıcı ve tehlikeli sıvıdır İnsan vücudu ve boyalı yüzeylere teması halinde bol su ile yıkanmalıdır.

Süspansiyon Sistemi Nedir?

Süspansiyon sisteminin iki temel görevi vardır bunlar; sürüş güvenliği ve sürüş konforu. Engebeli ve virajlı yollarda hatasız bir dönüş sağlamak, yolcunun can güvenliğini açısından süspansiyon sisteminin önemli bir yeri vardır. Kasis, engebe ve çukurda araçta meydana gelen sarsılmayı en aza indirerek konforlu bir sürüş deneyimi yaşatır. Bu sistemin asıl amacı lastiklerle yol arasında teması maksimum seviyede tutmaktır. Yollardaki bozukluklar nedeniyle tekerlekler aşağıya yada yukarıya doğru dalgalanmalar yaşar ama kasabın sabit kalması gerekir. Bunu gerçekleştirmek için lastikleri zemine yaklaştırarak yol tutuş performansını maksimum düzeye olmasını sağlar.

Süspansiyon Sistemi Parçaları Neler?

Yay: Süspansiyon sisteminin en önemli parçalarından biri olan Yay aracın tekerlek yükü hariç tüm yükünü taşır. Adından anlaşılacağı gibi esnek bir yapıda olan yay aracın konforunu, yol tutuşunu da doğrudan etkiler. Tümsek ve çukurlarda esneyerek sarsılma hissini en aza indirirler. 4 farklı çeşit yay kullanılır; Yaprak yaylar, Helisel yaylar, Burulma çubuklu yaylar, Pnömatik (hava yastıklı) yaylar. Aracın büyüklüğü, taşıma kapasitesi ve konfor ihtiyaçları tespit edilip en uygun olan yay süspansiyon sisteminde kullanılır.

Süspansiyon Çeşitleri

Sabit süspansiyon ve serbest süspansiyon olarak adlandırılan iki farklı çeşit süspansiyon bulunur. Sabit Süspansiyo Aracın sağ ve sol tekerlekleri aks sistemi ile birbirine bağlanır. Binek araçlarda helezon yaylar kullanılırken daha büyük ve ticari araçların ön ve arka süspansiyonlarında yaprak yaylar tercih edilir. Sabit süspansiyon tekerleklerin aşınmasını önler ve dayanıklı olmalarından dolayı daha fazla yük taşır. Bağımsız SüspansiyonTekerlekler birinden bağımsız hareket eder bu sayede araç daha fazla hareket kabiliyetine sahip olur ve daha güvenli bir sürüş imkanı sağlar. Bu iki süspansiyon çeşidinden farklı olarak havalı süspansiyon sistemi de bulunur. Havalı süspansiyonda yaylar yerine basıncı değiştirilebilir hava körükleri kullanılır bu sayede aracın yüksekliği ve amortisör sertliği bir elektronik kontrol sistemiyle kumanda edilebilir. Süspansiyon sisteminde aranan sürüş konforu ve yol tuşunu bir arada sunar.

Orjinal Yedek Parça Nedir?

Orjinal Yedek Parça Nedir ?

Otomotiv üreten firmaların belirli bir kalitede üretim yaptığı ve firmaların kendi bünyelerinde kullanılmak üzere ürünün kendine ait ürün numarası olan orijinal paketinde satılan parçalara orjinal yedek parça denir. Yedek parçalar sadece bir tek araç üretici firmalar tarafından değil aslında bir bütün olarak araç ithalatçı firmalar tarafından da garanti kapsamına alındığı söylenebilir. Bir yedek parçada orijinallik son derece önemlidir. Aracın herhangi bir yerine yan sanayi ürünü bir parça monte ettirdiğiniz zaman aracın değeri düşecektir. Yan sanayi parçaları ise kesinlikle orjinal parçaların yerini tutmamaktadır. Ayrıca yan sanayi parçaları aracın aynı kullanımı sağlamaz.

Orjinal yedek parçanın 3 çeşidi bulunmaktadır. Bunlar: OEM Yedek Parça, OES Yedek Parça ve OEP Yedek parça.

OEM Yedek Parça : Orijinal ürün üreticisi anlamına gelmektedir. Ürünlerin üzerinde otomobil firmasının markası bulunmaktadır ve kendi kutularında satılmaktadır. Bu OEM yedek parça araç ile beraber aynı ortamda üretimi sağlanmaktadır.

OES Yedek Parça : Burada yedek parça ürünlerin üretimi otomobil firmasında tarafından gerçekleşmemektedir fakat ürünler otomobil üretici firması tarafından belirlenmektedir. Genel olarak bunlara fason yedek parçalar da denilmektedir.

OEP Yedek Parça: Bu ürünler oem ile birebir olduğu iddia edilmektedir. A kalitedir ve orijinal ile eşdeğerdir. Araç firmalarının ve müşterilerin oto yedek parça temin etmeleri ve daha kaliteli yedek parça üreticilerine ulaşmaları için iki seçenek bulunmaktadır. Bunlardan birincisi garantili ve orjinal yan sanayi yedek parça satışı yapan distribütör firmalar, perakendeciler yada toptancılar ile iletişime geçerek temin etmek. Bunlara ulaşamayan müşteriler içinde internet üzerinden hem kaliteli hemde garantili yedek parça satışı yapan yedek parça sitelerinden temin etmektir.

Bir Arabada Tüm Parçalar ve Bunların Görevleri Nelerdir?

Motorlu araçları en kısa tanımıyla birçok parçanın ve sistemin bir araya gelerek oluşturulan makinalardır. Genel olarak bir arabada onlarca kısım ve yüzlerce parça bulunmaktadır. Bu elektronik, mekanik ve bilgisayar sistemlerinin hep birlikte görev almasıyla da otomobil çalışmaktadır.

Motor:

Yakıtın silindirler içerisinde yanmasıyla oluşan ısı enerjisinden mekanik enerjinin üretildiği kısıma denilmektedir. Bir motorda yakıt-enjeksiyon sistemi, hava emiş sistemi, egzoz sistemi, ateşleme sistemi, marş sistemi, şarj sistemi, yağlama sistemi, soğutma sistemi, supap sistemi, sensörler, aktivatörler ve motor kontrol ünitesi gibi sistemler bulunmaktadır.

Debriyaj Sisteminin Görevleri:

Bir motorda üretilen dönüş hareketini, şanzımana ileten veya bu aktarımı kesen sistemdir. Vites geçişlerinde motordan şanzımana hareket aktarımını keser. Aracın kalkışı sırasında motor hareketini şanzımana kademeli yavaş yavaş sarsıntısız verir. Mekanik (kuru) kavrama (klasik baskı-balata), Hidrolik kavrama (tork konvertörü), Çok diskli çift kavrama (DSG), Çift kavrama diskli kuru kavrama (DSG-Powershift),en yaygın kullanılan kavrama (debriyaj) sistemi türleridir.

Diferansiyel’in Görevleri:

Diferansiyelin görevi, şanzımandan aldığı dönüş hareketini, hızı azaltıp, torku yükselterek tekerleklere iletmektir. Diferansiyel, arkadan itişli araçlarda arka dingilde tam ortada bulunmaktadır. Önden çekişli araçlarda ise vites kutusu ve diferansiyel bir arada tek bir gövdede, motorun hemen arkasında bulunur. Diferansiyel, iki tahrik tekerleğinin faklı hızlarda dönmesini sağlar.

Şanzıman’ın (Vites Kutusu) Görevleri:

Motor volanından kavrama sistemine geçen dönüş hareketi, şanzıman ile diferansiyele iletilir. Vites kutusu, motorun gelen dönüş hareketinin hızını ve torkunu değiştirir. Böylece motor devri kademelendirilmiş olur ve sürücünün yol ve yük şartlarına göre talep ettiği hız sağlanmış olmaktadır. Ayrıca şanzıman boşta çalışma ve geri sürüş imkanı sağlamaktadır. Manuel (düz) şanzıman, yarı otomatik (DSG -EDC-DCT) şanzıman veya tam otomatik şanzıman çeşitleri otomobillerde kullanılmaktadır.

Şasi Görevi:

Motorlu araçların gövdeleri iki temel kısımdan oluşmaktadır. Bunlar şasi ve karoseridir. Şasi,aracın tabanındaki sağlam metal konstrüksiyon diye nitelendirilebilir. Bir aracın tüm yapısı şasiye bağlıdır ve şasi tüm araç donanımını üzerinde taşır.

Rot ve Balans:

Rot, araç direksiyonu herhangi bir yöne çevrildiğinde tekerleklerin de aynı yöne bakıyor olmasını sağlayan ayardır. Dolayısıyla araçta direksiyonun çevrildiği doğrultuda hareket eder. Balans ise araç tekerleklerinin aralarındaki açı ve doğrultuların birbirine eşit olması durumudur.

Karoseri:

Karoseri, aracın dış yapısını, şeklini, dizaynını ve bütünlüğünü oluşturan sac yapıdır. Kaporta denilen yapıya karoseri denir. Aracın direkleri ve profiller, karoseriye daildir. Otomobillerde şasi ve karoseri “hücre tipi” tek bir yapıda imal edilmektedir.

Hibrit Motor Nedir?

Hibrit Motor Nedir?

Hibrit motor biri benzinli olmak üzere elektrik motorla desteklenmiş ünite tipidir. Anlamı ise “melez” dir. Ortaya çıkarılması küresel ısınma ve benzin rezervlerinin azalmasına bağlanıyor. Hibrit motorların tamamını elektrik motorlu araçlara bir geçiş olarak düşünebiliriz. İçten yanmalı motorlara entegre edilmesi ve sistemin ortak bir düzen üzerinde hareket etmesi sağlanmış. Normal şartlarda içten yanmalı desteksiz benzinli bir ünitenin yakıt sarfiyatı dizel araçlara göre fazladır. Durum itibariyle benzine gelen hibrit motor desteği ile litre bazlı yakıt tüketimi günümüzde, motorinle çalışan araçlarınkine denk gelmektedir. Doğaya bırakılan zehirli gazların azaltılması yönünde de hibritin önemi büyüktür. Yeni nesil teknolojik ünite, bir aracı tek başına hareket ettirebilir. Yani benzinli motordan bağımsız şekilde aktif edilebilme özelliği vardır. Tamamı elektrik motorlu araçlara göre şarj olayını kendi halledebilmektedir. Hibrite ait aküler, belli zamanlarda açığa çıkan ve boşa giden enerjiyi geri döndürebilir. Kullanım açısından hibrit motorlu aracın şarj etme ve bekleme gibi vakit alıcı unsurları yok. Hibrit mantığında sadece elektrik enerjisiyle fazla bir menzile sahip olmuyorsunuz ancak yanında sürekli çalışan bir kaynak olduğundan aslında bu tolere ediliyor. Oluşum mantığı tamamen bunun üzerine kurulmuştur. Frenleme yaparak rejeneratif enerji geri kazanım olayını ortaya çıkarmaktır.

Hibrit Motor Nasıl Çalışır?

Elektrikli motorlarda mekanik hareketlerin oluşturduğu ters güçler olur. Bu ters gücün adı da rejeneratif enerjidir. Fren kısmına bağlı olan şebeke, ortama uygun dönüşümleri sağlayarak ihtiyacımız olan kinetik enerjiyi depolayarak bizlere vermektedir. Keza bu metro ve tramvay sistemlerinde de kullanılıyor ve binek otomobillerin sistemiyle mantığı aynı doğrultudadır. Hibrit arabalar kullanım açısından daha çok şehir içi olarak görülüyor. Düşündüğümüzde yapılacak hız limitleri haliyle otoban süratlerine göre az olacaktır. Hibrit motora sahip bir otomobilin sadece elektrik gücüyle yapacağı sürat 50 km/h ile 65 km/h arasındadır. O yüzden bu limitlere gelindiğinde devreye benzin motor girmektedir. Sistem akıllı bir döngü üzerine kurulduğu için ani kalkış vb. hareketlerde benzin motorun anında devreye girdiği de oluyor. Bu kısım firmaların çalışma mantığında değişebilir. Hibrit motorlu araçların bir de sistemi otomatik vitesle sağlanmaktadır. İşin temelinde vitesle beraber her şey otomatiğe bağlanmıştır.

Hibrit Motorlu Araçlarda Kaç Sürüş Modu Vardır?

Hibrit motorlu araçlardaki sürüş modları şunlardır;

EV Sürüş Modu

Açılımı Electric Vehicle yani elektrikli araçtır. Düğme ile değiştirilen sistemlerin ilkinde EV’ye aldığımız takdirde araç maksimum elektrik enerjisini kullanacaktır. Yani benzin motorun aktif olması kesilecektir. Genelde bahsettiğimiz mod, kapalı garaj ve sessiz sürüşlerin istendiği yerde devreye alınır. Ancak bizim yapacağımız ekstra yorum; özellikle kalkışlarda elektrik motorun anlık oluşturduğu tork daha fazla olduğu için benzinliye göre kalkışlar daha hızlı olacaktır.

ECO Sürüş Modu

Adından da belli olacağı gibi ekonomik sürüş istenildiği zaman kullanılır. Sistemin nasıl otomatik çalıştığını bu kısımda daha iyi anlayabilirsiniz. ECO moda alınmasıyla aracın gaz pedal hassasiyeti azaltılıyor. Motor haricinde araçta elektrikle çalışan unsurlar kontrol altında tutulur. Mesela ECO’da iken çalışan klima eğer ki son hızda çalışıyorsa bu daha aşağı konuma çekilir. Bahsettiklerimizin tümü otomatik olarak gerçekleşiyor.

Power Mod

Hibrit araçlarımızda PWR olarak göreceğimiz bu modda, mümkün olduğunca benzin motorun devreye alınarak aracın yüksek devir çevirmesi sağlanır. En performanslı kullanımlar ve maksimum hız çıkışları PWR ile gerçekleşir.

Plug-in Hibrit Nedir?

Plug-in motor tamamı elektrikli ve hibrit motorun tam ortasında konumlandırılan alternatif bir türdür. Hibritten farklı olarak dış şebekeden kablo yardımıyla araç bataryaları doldurulabiliyor. Aynı anda sizlere 3 farklı yakıt türü sunulmuş oluyor. Tamamı elektrikli arabalar da sadece fişli şarj olurken plug-in motorda hibrit bataryalarını daha hızlı doldurma imkanı sunuluyor. En yaygın olarak bildiğimiz araçlar içerisinde GM bünyesinde üretilen Chevrolet Bolt ve Toyota Prius’tur.

Esp Yağ Nedir?

Tam adı Mobil 1 ESP ile ESP sistemi birbirine isim benzerliğinden dolayı karıştırılabilir. Mobil 1 ESP yağı yüksek temizlik gücü sağlamaya ve aşınmayı önlemeye yarayan sentetik bir motor yağıdır. Motorun verimini korumak ve benzinli ya da dizel araçlarda performansı yükseltmek için geliştirilmiştir. ESP sistemi ile herhangi bir ilişkisi bulunmamaktadır.

Süperşarj Nedir?

Süperşarj Nedir?

Süperşarjın çalışma prensibini anormal yüklemeler olarak da kafamızda kurabiliriz. Genelde turbo mantığına yakın tepki veren bu aracı, her tür otomobil ve araç sınıfında görmemiz mümkün. Tabi spor araç klasmanında ismini biraz daha sık duyarız. Araçlarımızı ilk yürütme sıralamasında depodan çekilen yakıt, hava ile birlikte homojen karışımla silindirler içerisine gönderilerek yakılması sağlanır. Karışım gönderimlerini daha agresif hale getirerek, silindirin içerisinde madde miktarlarını yukarı seviyeye çıkarmak, daha fazla güçlerin açığa çıkmasını doğurmaktadır. Yani piston üzerinde olacak ileri yönlü yer değişimleri içerisine gönderilen hava miktarı normalden fazla olacağı üzere, gaz tepkimelerinde mükemmel sonuçlar alırız. O da süperşarj üzerine kurulan mantıkla gerçekleşmektedir. Nasıl icat edildiğini de sizlere aktaralım. Süperşarj, mekanik su pompalarının çalışma şeklinden esinlenilerek oluşturulmuştur. Mekanik su pompaları, içinde bulundurduğu sıvıyı yüksek basınçla iletimi ile bilinir. Fiziksel kaldırma kuvveti veya sıkıştırma kuvveti ile maddenin iteleme prensibine dayalı çalışır. Buradan çıkartacağımız sonuç; bir maddenin itme kuvvetini maksimum derecede şekillendirmektir.


Süpersarj Nasıl Çalışır?

Atmosferik motorlarda güç artırımları genelde hacimlerin genişletilmesiyle sağlanır. Son zamanlarda firmalar silindir sayılarının artışı ve hacimsel konuları yeniden tasarlayarak, daha az konumda ele almaya çalışıyorlar. Çünkü yüksek güç almak için parça ağırlıkları artacak. İşi sadece hızlı otomobiller üretmek olan firmalar üniterlerde daha hafif alaşımlı maddeler kullanarak dezavantaj kısımlarını atlatıyorlar. Bunun daha basit yolu ise süperşarjdır. Parça genelde turboşarj sistemi ile aynı olarak görülür. Doğru olabilir ancak bağlı oldukları belli başlı kısımlar var ve sonradan birbirlerinden ayrılıyorlar. Mantık, motor içerisine daha fazla hava gönderebilmekti değil mi? Basit bir kompressör olarak görebileceğimiz parça, emme manifoldu kısmına yerleştirilerek birlikte işlem yapması sağlanır. Standart motorların düzeninde bir değişim olmaz. Uygulama manasında basittir. Elde edeceği gücü genellikle motor kayışı ve dişlilerden alır. Ortamda da daha fazla kuvvet olacağı için bazı parçaların uygulama öncesinde mukavemet düzeylerinin artırılmasıgerebilir. Yeterliyse de değişime gerek duyulmamaktadır.

Süperşarjın Avantajları Nelerdir?

Motor için gerekli olan yoğun hava kütlesini basınçla beraber itmeye yarayan güç ünitesi, aracın alt – üst devirleri fark etmeksizin aktif olarak çalışır. Bunun nedeni de gücü krank milinden alıyor olmasıdır. Avantajlarından bir diğeri bozulma riski turboya göre daha azdır. Turboda nasıl ki stop durumuna geçmeden önce yağlama ile beraber türbinlerin dönmesini bekliyorduk, süperşarj bu gibi yağlamalara ihtiyaç duymuyor. Direkt olarak türbinlerini durdurabiliyor. Ayrıca performanslı çalışmasını düşük sıcaklıklarda yapabiliyor. Süperşarjlı araçların çalıştıkları devir aralığı daha geniştir. Bu nedenle gücü daha verimli ve eşit şekillerde
alabiliyoruz. Sonradan taktırılmak istenildiğinde motora yapılacak montaj, tadilat ve işçilikte makul düzeydedir.


Süperşarjın Dezavantajları Nelerdir?

Sistemin pürüzsüz ve verimli olması onun kötü yanlarının olmadığı anlamına gelmiyor. Süperşarj için en başta aracın yakıt ekonomisini alt üst ettiğinisöyleyebiliriz. Bunun nedeni motorun start verilmesiyle türbinin aynı anda çalışmasındandır. Yani rolantide dahi süperşarj çalışır. Sonucunda ise motor ve parçalarından çekilecek devamlı güçler, haliyle yakıtın fazla yakılmasına neden olacaktır. Unutmayalım! Bahsedilen makineyi herhangi bir otomobile taktıramıyorsunuz. En azından düşük hacim motorlu araçlar dememiz daha doğru olur. Çünkü her ne kadar avantajlarında söylediğimiz takma ve işçilik maliyeti düşük olsa da süperşarjın kendisi çok pahalı bir parçadır. Eğer ki bu sistemi takmaya karar verdiysek, yapılacak işçiliğin ve motorun uyarlaması kesinlikle kusursuz olmalıdır. Yoksa en iyi ihtimalde motor patlamadan önce birkaç parçayı kaybedersiniz. Oranların ayarlanışı usta ellerde, oldukça milimetrik yapılmalıdır. Süperşarj anlık aşırı güçler ortaya çıkaracağı için krank mili, piston, supap vs. önemli ünite öğelerinin gerekirse daha mukavemetli olanlarla değiştirilmesi gerekir. Hatta bunlarla beraber şanzıman gibi aktarma organlarının da bazı zamanlarda değiştiği söyleniyor. Genellikle de süperşarj terimini yüksek hacimli araçlarda duyarız. Özellikle modifiye dünyasında alınacak süper güçler bu parça üzerinden sağlanır.


Süpersarj ve Turbosarj Arasındaki Farklar Nelerdir?

Özellikle bu iki ayrı parçayı yan yana getirerek aralarındaki ilişki ve farklarını sizlere vermek istedik. Turboşarj, türbinleri çevirebilmek için yakılan gazı tekrar döndürerek, türbinlerin doldurulmasıyla aktif olur. Süperşarj bunlara ihtiyaç duymuyor ve çalışma gücünü kayış ile dişli parçalarından alıyor. Yaygın olarak özellikle son zamanlarda çok duyduğumuz bir şey de küçük hacimli motorlarda turbo kullanılması. İhyacımız olan motor gücünü turboşarjda alabilmemiz için belli bir devir aralığı sınırı vardır. Ancak gaz tepkimesiyle o kısma geldiğimiz anda yüksek basınçla beraber itme gücünü alırız. Onun dışında düşük devirlerde turbo performansı aranmaz.